Fotoğraf: DHA
“AMACIM, POLİS VEYA GÜVENLİĞİN BENİ ÖLDÜRMESİYDİ”
Birgül Gül, savunmasında kendisine yöneltilen suçlamaları kabul edip, psikolojik sorunlar yaşadığını ifade ederek, “Hastanedekilere yönelik herhangi bir zarar verme kastım yoktu. Amacım orada kendimi öldürtmekti, hepsinden helallik istiyorum. Silah kullanmayı bilmem, olayda kullandığım silah, oğluma aitti. Bunu kurusıkı olarak biliyordum. Ben son 2 yılda yakınlarımı ara ara kaybettim. Bu bende psikolojik sıkıntı oluşturdu, ölümü düşünmeye başladım. Sonrasında bir an önce Allah’a kavuşmayı istedim. Sürekli bunu düşündüm. Hastanede yapmış olduğum eylem sırasında amacım, polislerin veya güvenliğin beni öldürmesiydi” dedi.
Olayın mağdurları ise yaşananları anlatırken, 11 kişiden 8’i Birgül Gül’den şikayetçi olmadığını söyledi. Sanıktan şikayetçi olmadığını belirten mağdurlardan E.I., “Sanıkla elinde tüfek varken bir anda karşı karşıya kaldım. Kendisini öldürmemizi istedi aksi takdirde bizi öldüreceğini söyledi. Üzerinde bir çanta vardı. Sedyenin üzerine bırakarak içerisinde bomba olduğunu söyledi. Orada bulunanların dışarı çıkmasını engelledi, ‘Kimse dışarı çıkarsa öldürürüm’ dedi” ifadelerini kullandı.
Mahkeme savcısı mütalaasında Birgül Gül’ün suçu işlediğinin sabit olduğunu bu nedenle cezalandırılmasına ve tutukluluk halinin devamına karar verilmesini talep etti. Duruşma sonunda hakim, davanın her ne kadar ‘Silahla tehdit’ suçundan açılmış olsa da Birgül Gül’ün ‘Cebir, tehdit veya hile kullanarak kişiyi hürriyetin yoksun kılma’ suçunu işlediğinin sabit olduğunu belirtip, sanığı 12 yıl hapis cezasına çarptırdı, ardından da Gül’ün sabıkasız oluşu ve yargılama sürecindeki tavrı nedeniyle cezasını 10 yıla düşürüp tutukluluk halinin devamına karar verdi.
.